Admin Admin
Mesaj Sayısı : 203 mutlu : 5507602 Reputation : 0 Kayıt tarihi : 22/04/09
Kişi sayfası resimler: 50
| Konu: Sakın yatmayın... Yatan Fenerbahçe görmek istemiyorum!.. Paz Mayıs 03, 2009 6:45 am | |
| Sakın yatmayın... Yatan Fenerbahçe görmek istemiyorum!.. Lamı cimi yok... Şampiyon olacaksak adam gibi şampiyon olmak istiyorum...
Fenerbahçe bugün ligde sakın Beşiktaş’a yatmasın... Beşiktaş da kupa finalinde Fenerbahçe’ye hatır yapıp al gülüm ver gülüm, lig senin kupa benim demesin... Başka zamanlarda da yemek yeselerdi fark etmezdi, ama çok ani oldu Beşiktaş Başkanı’yla, Fener Başkanı’nın yemeği...
***
Tam ligdeki derbi ve kupadaki final öncesi niye böyle spekülatif yemeklere girerler anlamam...
Pek sevgili Yıldırım Demirören ve pek sevgili Aziz Yıldırım, kim bilir ne kadar zaman oldu ki “Birarada olmuyordunuz... Yemek yemiyordunuz... Oturup konuşmuyordunuz... Toplantılarda biraraya gelmemek için bin dereden su getiriyordunuz...”
Ne oldu, hangi dağda kurt öldü de milletin ağzına sakız olacak o yemeği birarada yiyiverdiniz?..
***
Yapmanız gereken bence şu:
Öyle ligde şampiyonlukları belirleyecek derbi ya da kupa finali öncesi değil; Her ay periyodik olarak Fener ve Beşiktaş Başkanı olarak yemek yemelisiniz...
İsterseniz ikili istersiniz isterseniz üçlü, Galatasaray Başkanı’yla da ayda bir buluşmalısınız... Her buluşmanızın bir gündemi olması gerekmiyor... Gündemin kendisi Beşiktaş ve Fenerbahçe ve Galatasaraydır zaten her zaman...
***
Eğer bunu yapsaydınız o zaman torba diye ağızları da büzerdiniz...
Oysa şimdi torbalar açık kaldı, ağzı olan konuşmaya başladı...
Neyse ne!.. Açık söyleyeyim... Bu akşam karşımda “Taş gibi bir Fenerbahçe görmek istemekteyim...”
Taş gibiyse alır gider...
Taş gibi değilse, yumuşak gidiyorsa olamayız şampiyon olur biter...
Kupada da aynısı olmalı...
Beşiktaş taş gibi olmalı, taş gibi oynamalı... Aziz Yıldırım’ın başkan seçilmek için Türkiye Kupası’na ihtiyacı olacaksa, başkan olmasın olsun bitsin...
Yıldırım Demirören, Beşiktaş şampiyon olamazsa başkan olamayacaksa olmasın zaten...
Milletin ağzını bu kirli dedikodular için zemsin hazırlatmasın kimse...
***
Biliyorum ki taş gibi çıkacak ve taş gibi oynayacak Beşiktaş da Fenerbahçe de... Gayet açık belirtmeliyim ki, zaten söke söke alamayacaksak, Zaten terimizin son damlasını akıtmadan Fener maçını kazanacaksak... Ben o maça Fener maçı demem...
Beşiktaş... Ve Fenerbahçe...
Beşiktaş ve Fenerbahçe gibi oynasınlar bu gece...
***
BİR KADIN KONUŞURKEN ANLAYAMAYAN ERKEK...
Tıpatıp bu kelimelerle kimse ifade etmemişti... Çok Farklı Dört Muhteşem Kadın’da oyuncu Deniz Çakır öyle bir laf etti ki, Pazar gününe bunu yazmazsam ölürüm dedim... “Bir kadın kız arkadaşıyla bir sorununu konuşurken, anlatmaya başlar, anlatmaya devam eder, anlatmayı bitirir...
Bu süre zarfında arkadaşı, zırt pırt müdahale etmez...
Çözüm yolları önermez... Sadece dinler, kafa sallar, arada bir iki laf eder, onu onaylar ve onu anlar...
Oysa aynı kadın kız arkadaşıyla değil, sevgilisiyle aynı sorunu konuşmaya kalkarsa, en fazla birkaç dakika içinde erkek olaya müdahale eder ve çözüm yollarını kafasına göre sıralar... Oysa kadın sorunu anlatırken üç dakikada karşısındaki erkekten mühendis çözümler istemiyor ki...
O anlatmak, anlaşılmak, onaylanmak arzusunda...”
***
Aynen böyle dedi ve bugüne kadar kafalarında hâlâ ampul yanmamış olanların kafalarının içini aydınlattı...
Hem de suçlamadan;
“Ne biçim adamlarsınız siz...” demeden... “Durun da bir anlatalım” diye hayıflanmadan...
Tam tersine... “Erkek tek bir şeye odaklanarak yaşadığından, bir sorun gördü mü onu mühendis gibi çözmeye eğilimli...
Oysa kadın aynı anda kafası o kadar çok şeyi birarada yapmaya şartlanmış ki, paylaşmak için anlattığında sadece dinlenilmek, onaylanmak ve anlaşılmak istiyor...” diyerek iki cinsi de töhmet altında bırakmadan...
***
Bir kadınla bir erkek aynı ekibin parçası olmadan, birbirleriyle gerçek dost ve arkadaş haline gelemeden, birbirlerini gerçekten anlamadan aşk ve sevgi yaşayamazlar...
Birbiriyle aynı ekibin parçası, dost ve arkadaş olabilmek ise birbirine iyi empati yapmaktan geçiyor... Deniz Çakır kendisine karşı dürüstlüğü, karşısındaki erkeğe karşı anlayışı anlamayı deniyor...
| |
|